Kripto para madenciliği yapmanın birden fazla yolu var, fakat iki temel şeye muhtaçlık duyuluyor: İşlemci gücü ve elektrik.
Dileyenler güçlü işlemcilere sahip donanımları bir ortaya getirip merkezi bir madencilik bilgisayarı kurabilirler. Farklı aygıtlarda bulunan küçük işlemcilerin gücünü internet sayesinde tıpkı formda kullanmak da mümkün. Buna da bulut madenciliği deniyor.
Örnek vermek gerekirse havaalanı üzere toplu alanlarda Wi-Fi ile internete bağlanan aygıtların hepsi kripto para madenciliği için bir müddetliğine işlemci gücünü paylaşabiliyor.
Yani rastgele bir toplu ağa bağlandığınızda işlemcilerinizin gücü, sizden habersiz bir halde kripto para kazanmak için kullanılabiliyor. Elbette işin bu yüzü yasadışı olanı, olağan kaidelerde bunun için aygıt sahiplerinden müsaade alınması kaide.
Bu hususta anlatıysak, artık size Cisco’nun araştırmasından bahsetmenin vakti geldi. Araştırmacılara nazaran üniversiteler elektriği yalnızca öğrencileri yetiştirmek için değil, birebir vakitte kripto para madenciliği yapmak için de kullanıyorlar.
Sonuçlara nazaran dünyadaki madencilik trafiğinin en büyük ikinci kaynağı üniversiteler ve liselerde bulunan eğitim kurumlarının ağları. Yani birileri devletlerin sağladığı elektrik ve internet hizmetlerini kripto para kazanmak için kullanıyorlar.
Hemen aşağıda madencilik kaynaklarının yüzdelik oranlarını görüyorsunuz:
Dünyanın en büyük kripto madenciliği trafik kaynağı, %34’lük oranla kamuya sunulan elektrik gücü. İkinci sırada ise lise ve yüksekokul seviyesindeki kurumlar %22’lik oranla yer alıyorlar. Ayrıyeten listede K-12 olarak görülen %4’lük oran da ilkokul seviyesindeki kurumlara ilişkin.
Görünüşe nazaran ya birtakım öğrenciler kripto para madenciliğinin gizemini çözüp bu işe yöneldiler ya da durum bu kadar günahsız değil. Bu işin gerisinde, bedeli vergilerle ödenen elektrik ve internet hizmetlerini “ücret” ödemeden kullanan bilgisayar korsanları olabilir. Hatta tahminen de kelam konusu eğitim kurumlarının içerisinde, şimdi devletler bu işe uyanmadan birileri kapalı kapaklı işler çeviriyor da olabilirler.
Peki sıradan bir kullanıcı olarak, bağlandığımız internet ağında kripto para madenciliği yapıldığını nasıl anlarız?
Eğer bir ağa bağlandıktan sonra akıllı telefonunuzda yahut bilgisayarınızda beklenmedik bir yavaşlama kelam hususuysa, muhtemelen işlemcilerinizin gücü internet aracılığıyla madencilik için kullanılıyor demektir. Hele hele internete bağlanmak için bir yazılım yüklemeniz koşul koşuluyorsa, bu suistimale uğrama ihtimaliniz artabilir.
Hemen aşağıda küresel kripto para madenciliğinin trafik kaynakları ülkeler bazında verilmiş durumda:
ABD, en çok kripto para madenciliğinin yapıldığı ülke olarak %62’lik oranla birinci sırada. İkinci sırada ise toplam trafiğin %28’ine kaynaklık eden 70 ülke var. Türkiye’nin bulunduğu “EMEA” yani Avrupa, Orta Doğu ve Afrika ülkeleri ise trafiğin %6’sına kaynaklık ediyor.
Ülkeler bazında bakıldığında, eğitim kurumlarındaki kripto para madenciliğinin ABD’de çok daha yaygın olduğunu söylemek mümkün. Elbette bu ülkemizdeki eğitim kurumlarında, benzeri süreçlerin yapılıp yapılmadığını kanıtlamıyor.
Araştırmanın tamamına buradan ulaşabilirsiniz.