Tutankhamun'un mezarının 1922 yılında İngiliz arkeolog Howard Carter tarafından keşfedildiği biliniyordu. Günümüze kadar araştırmaların sürdüğü bu ünlü mezarla ilgili birtakım yeni gelişmeler mevcut. Yapılan açıklamalara nazaran mezarda bulunan eşyalardan birinde bulunan bir cam modülünün, dünyamıza ait olmadığı belirtildi.
Mezar odasında bulunan bu özel eşya aslında Firavun'un daima boynuna taktığı, üzerinde pek çok desenin bulunduğu bir mücevherdi. İşte o mücevher;
Bu eşyanın ortasında bulunan cam, uzunca bir mühlet tartışmaların odağındaydı. Bu eşya birinci bulunduğunda, üzerindeki taşın kuvars gibisi bir 'kalsedon' olarak tanımlandı. Fakat 1932 yılında İngiliz coğrafyacı Patrick Clayton, bölgede araştırmalar yaparken bugünkü Mısır ve Libya'nın hudut bölgelerinde bulunan büyük bir kum denizini keşfettiği sırada bir cam modülüne denk gelmişti. Bugüne kadar gördüğü cam kesimlerinden büyük oranla değişik olan bu camı incelemek için alan Clayton, bu cam kesiminin bir gölün kurumasıyla birlikte ortaya çıktığını ve kuvars minerali açısından da varlıklı olduğunu söz etmişti. Cam modülünün Tutankhamun'un mezarında bulunan eşyaya çok misal olması da bilim insanlarının dikkatini çekmişti.
1998 yılında İtalyan mineralog Vincenzo de Michele, Tutankhamun'un mezarında bulunan cam modülüyle ellerinde örnek olarak bulunan cam modülünün özelliklerini tahlil ettiği vakit bu iki unsurun birbiriyle birebir olduğunu fark etmişti. Yapılan ayrıntılı tahlillerin sonucunda bu hususun Libya Çöl Camı olduğu anlaşıldı. Libya Çöl Camı, kuvarsa büyük oranda benzerlik gösteriyordu. Neredeyse büsbütün saf silikon dioksitten oluşuyordu, lakin kristal yapısı kuvarsa nazaran biraz farklıydı. Ayrıyeten beklenmedik bir formda iridyum, demir ve nikel üzere elementleri de içeriyordu.
Bilim insanlarının o periyot sahip olduğu bilgiler ve datalar, bu camın bilimsel olarak aydınlatılması için yetersiz kalmıştı. Lakin yapılan son çalışmaların sonucunda bu camın nasıl oluştuğu konusunda daha sağlıklı bilgilere ulaşan bilim insanları, bu camın oluşabilmesi için iki farklı yolun olduğunu belirlemişlerdi. Bu formüllerden birincisi, bir volkanın patladığı anda ortaya çıkan sıcaklık, aniden soğuyarak bu camın oluşmasına sebep olabilirdi. Fakat bu prosedür, camın bulunduğu bölgeye uymuyordu zira Mısır ve Libya ortasındaki büyük kum denizinin yakındalarında volkanik bir dağ yoktu. Bu camın burada bulunmasının tek sebebi olabilirdi o da şuydu;
Bir göktaşı Dünya'nın atmosferine yüksek süratle girmişti, ortaya çıkan gücün büyüklüğü ile de çölün ortasında patlamıştı. Bu patlama sırasında ortaya 2000 santigrat derecelik bir sıcaklık çıkmış, göktaşı modüllerinin birdenbire soğumasıyla da doğal Libya Çöl Camı ortaya çıkmıştı.
Yapılan bu araştırmalarda Tutankhamun'un mezarında bulunan bu cam kesiminin sırrı çözülmüş oldu. Lakin bilim insanları bahisle ilgili araştırmalarına devam edeceklerini açıkladılar.