Kripto para madenciliği için güçlü işlemcilere muhtaçlık duyuluyor. Merkezi olmayan blok zincirinde data işlemeye yardımcı olan her aygıt, işlediği datayla hakikat orantılı olarak kendi hissesini alıyor. Alınan bu hisse, şayet borsalarda süreç görebilen bir kripto paraya aitse, madencilik yapanlar para kazanabiliyorlar. Bitcoin, Ethereum ve daha pek çok kripto para bu formda işliyor.
Kripto para madenciliği yapmanın bir yolu daha var: Bulut madenciliği. Merkezi bir işlemci kullanmak yerine, binlerce aygıtın bulunduğu ortak bir ağ ile yüksek bilgi süreç gücüne ulaşmak mümkün. Electroneum üzere blok zinciri teşebbüsleri ise bulut madenciliğine yasal seviyede ehemmiyet veriyor.
Coindesk’in aktardığı bilgilere nazaran Electroneum platformu, 80 dolar fiyata sahip bir akıllı telefon üretti. Bu telefonun en dikkat alımlı özelliği ise platfomun kendi kripto parası olan ETN’nin madenciliği yapabilmesi. M1 ismi verilen aygıt, açıklamalara nazaran sahibine ayda 3 dolar bedelinde Electroneum (ETN) kazandırabiliyor.
- Not: Bir ETN, şu anda 0,006 dolar. Electroneum’un toplam piyasa pahası ise 56 milyon doları buluyor. Şayet ETN’nin bedeli yükselirse, akıllı telefon sahiplerinin kazandıkları ETN’lerin dolar bazında karşılığı da artmış oluyor. Elbette bedel azalırsa, telefon daha az para kazandırıyor.
Şu an elimizdeki telefonların rastgele biçimde para kazandırmadıklarını düşünürsek, Electroneum M1 kulağa epey cazip geliyor.
M1, 4G ilişki standardına sahipken, 8 GB RAM ve 32 GB depolama alanıyla birlikte geliyor. Çift SIM kart takviyesi bulunan aygıtta, sekiz çekirdekli 1,3 GHz suratında bir işlemci bulunuyor. Açıkçası bulut madenciliği yapacak bir aygıt için günümüz amiral gemilerinde bulunan SD855 üzere işemci daha cazip bir seçenek olabilirdi. Daha güçlü işlemci, daha süratli madencilik, az da olsa daha fazla kar demekti. Gerçekten bu sefer aygıtın fiyatı 80 dolar olamazdı.
Firmanın düşük sistem özelliklerini tercih etmesinin de hayli geçerli bir nedeni var. Çünkü yüksek özellikli bir aygıtı satmak, yaygınlaştırmak güç. Örnek vermek gerekirse 2,0 GHz’lik 10 işlemcinin buluttaki toplam gücü; 1,3 GHz’lik 100 adet işlemciden daha az. Yani tekil olarak güçsüz olan çok sayıda aygıtı, uygun fiyatla daha çok şahsa satabilirsiniz. Bu da dolaylı olarak, bulut sistemindeki toplam işlemci gücünüzü arttıracaktır.
Arkasında 5 MP, önüne ise 2 MP’lik hayli makus kameraya sahip olan M1, fiyatının hakkını veriyor(!). Firma, aygıtın birinci olarak Güney Afrika’da satışa çıkacağını söylüyor. Aygıtın global piyasada yer alması ve ekonomik olarak gelişmiş piyasalarda satılması ise biraz güç görünüyor. Türkiye’ye gelip gelmeyeceği konusu ise netleşmiş değil.